Kayıtlar

Haziran, 2008 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Çılgın Osmanlılar kitabı hakkında

Resim
Yaz okulu kayıtları için Anadolu Ulaşım 'ın sayın yolcuları arasına katıldım. Ve uzun zamandır binmek için heveslendiğim ama bir türlü yer bulamadığım Seyahat-i Saltanat otobüsüne denk geldim. Gece 12:30'da kalkan otobüste kola yok ve size Türk kahvesi, kâğıt helva, lokum ve gül suyu dağıtıyorlar. Ayrıca servis elemanları ve kaptanlar özel kıyafetler giyiyor. Otobüsün iç döşemesi çok güzel. Ve koltuklarda yastıklar mevcut. O kadar şanslıyım ki yanımdaki kişi o gün gelmedi ve bu güzel keyfi rahat rahat yaşama şansım oldu. Çılgın Osmanlılar kitabı nereden çıktı? Hemen önümde nerede olduklarının farkında olmayan, kendilerini bilmeyen iki tane eleman oturuyordu. Saçma sapan şeylerden konuşup gülüyorlardı. Benim hemen yan sıramda çok güzel bir kız oturuyordu. Bu kuş beyinlilerden çok rahatsız oldu ve çantasından kitabını çıkararak okumaya başladı. Bende bu önümde oturanlara benzememek ve vaktimi değerlendirmek amacı ile servis elemanından otobüsteki kitapları getirmesini istedim.

Yaz okulu parasını nasıl yatırdım

Yaz okulu kayıtları için yine okula gittim. Benim yaz okulunda en çok sıkıldığım konu kayıt günlerinde okula parar yatormak için saatlerce beklediğim kuyruklardır. Gerçi bunu sadece 1 kere yaptım. Bu sene de her zaman olduğu gibi sabahın köründe bankada sıra beklemeye başlayanlar, akşama kadar ancak paralarını yatırdılar. Aşağıda yazacağım sıkıntıları okul yönetimi bilmediğinden dolayı, yaklaşık yarım milyar lira parayı elinde bekleterek rezillik çeken arkadaşlarım her zaman mağdur oluyorlar. 1. Anlaşma Ziraat Bankası ile yapılıyor. Bu yüzden kalite beklemeyin. Size sıra numarası vermiyorlar. Binlerce kilometre uzanan kuyruğa geçip sıranız gelene kadar kuyruktan ayrılmadan beklemelisiniz. 2. 500 YTL'ye kadar varan yaz okulu parasını ödemek için koskoca banka sadece 2 kişiyi görevlendiriyor. Yaz okuluna katılan öğrenci sayısı yaklaşık 8.000. 3. Ne kadar para yatıracağınızı ders seçimi yaptıktan sonra öğrenebildiğinizden dolayı okula 2 kere git gel yapmak zorundasınız ve parayı ön

Profilo Alışveriş Mağazası Teknosa Şubesi

Resim
Gördüğüm en güzel Teknosa Mağazası Profilo Alışveriş merkezindeki şubedir. Duvarların içine gömülü LCD'lerde ürün reklamları var ve sürekli değişiyor. Mağazanın içerisindeki bölümler büyük ve ilginç bloklarla ayrılmış. Herşey açık ve gerçek. Bu anlayışı MediaMarkt getirdi ama en başarılı şekilde Teknosa uyguluyor. Tabi ki beni tanıtanlar böyle bir ortamda ilk nereye gideceğimi bilirler. Heyecanla iPod Touch'u aradım. (Ama önce cep telefonlarına baktım.) Sonra bütün özelliklerine sırayla baktım. Çok kullanışlı olduğunu ve harika olduğunu artık söylemekten bıktım. Bu aleti almak istiyorum ama çok pahalı. Aslında Teknosa bana bundan bir tane verse ben Touch'un Teknosa'nın reklamını deli gibi yaparım. Evet deli gibi reklamını yaparım. Çevremdeki kişilerin aylık teknoloji harcaması ortalama 2.000 YTL civarında. Her ay birisine bilgisayar, cep telefonu, MP3 Player alıyoruz. İstersem bunların tümünü Teknosa'dan yaptırabilirim.

Araç vitamini Dew motor yağları

Resim
Buna inanamıyorum. Bu insanların gözleri kör, kulakları duymuyor sanırım. Bu kadar basit bir reklam ancak bu kadar etkili olur. Etkili olmasının sebebi insanların sinirlerini bozup kanalı değiştirmesinden kaynaklanıyor. Ben kanal sahibi olsam bu reklamı yayınlamam. yayın ilkelerine aykırı bir reklam bu. Kimseyi sıkıntıya sokmaya gerek yok. Adam evinden çıkacak ve işine gidecek. Karısına saçmalayıp ( dew ir değişti hanım) dışarı çıkıyor ve bahçede bir dew e. Ya bu nasıl saçmalık. Devenin ne işi var orda. Arabaya biniyor yolda kamyoncu sıkıştırıyor. Adama dew e. Ona buna dew e derken motor yağlarını satan yere geliyor. Reklamın sonunda dew kadro derken bunu kapının önündeki 3 kişi için söylüyor. :) Bu reklamı izlerken hastalanıyorum. Kim çekmiş nerden bulmuşlar da çekmişler anlamadım. Eğer reklamdan etkilenip motor yağı alan varsa pes doğrusu. İnternet siteleri de vardır diyerek google'den arattırdım. Evet var. Ama orasıda reklamdan aşağıya kalır değil. Haat geçmiş bile. İsterseniz

Yalnızlık gittiğin yoldan gelir

Güneşin hayatımızda bir anlamı olması için ona nasıl bakmamız gerekir? Her sabah kalktığınızda yorgunsanız, yine yapacağınız şeyler aynıysa ve sizi mutlu eden bir şey yoksa hayatınıza güneş doğmuş, bunun ne anlamı var? İnsan neden yemek yer? Kahvaltı sofrasını düşünüp artık sofrada ne olduğunu merak etmiyorum. Yemek yiyorum ama sadece açlığı hissetmemek için. Yediklerimin boğazımdan geçmesi için bekliyorum. Bazen bütün gün hiç yemek yemiyorum. Karnım çok acıkıyor ama yemek yemiyorum. İnsan neden yemek yer? Gücüm kalmadı mı? Arkadaşlarımı aradığımda onlarla konuşacak bir şey bulamıyorum. Nasılsın, iyi misin, ne yapıyorsun? Bana da bu soruları soruyorlar. Cevabı hep aynı. İyiyim, aynı işte uğraşıyoruz. Telefonu kapattıktan sonra kendime ve yaptıklarıma bakıyorum. Güneşin pencerede nasıl doğup battığını görüyorum. Günler o kadar hızlı geçiyor ki bunu son 20 gündür fark edememişim. Aslında hiç bir şey yapmıyorum. İçinde bulunduğum aydınlık ama anlamsız dünyamın içinde oturuyorum. Şu

20 YTL'ye 1 yıl boyunca müzeler ücretsiz

Kültür ve Turizm Bakanlığı çok güzel bir çalışma başlattı. 20 YTL'ye alabildiğiniz Müze Kart sayesinde bir yıl boyunca Turizm Bakanlığı'na bağlıtüm müzelere kartınızı göstererek ücretsiz ve sınırsız giriş yapabiliyorsunuz. Bu karttan ben de almak istiyorum. Turizm Bakanlığı'na bağlı en çok müze İstanbul'da var ve ben bunların çoğuna daha gitmedim. Mesela Topkapı Sarayında Harem kısmına hiç girmedim daha. Çünkü oraya giriş ayrı ücretlendiriliyor ve fiyatı 10 YTL. Genelde kalabalık gittiğimizden içeriye girmeden geri dönüyorduk. Ama bu kartı alarak istediğim kadar giriş yapabilirim. Kartınızı internette de alabiliyorsunuz, müzelerdeki gişelerden de. Sanırım artık müzeler çok pahalı, giremiyoruz, gidemiyoruz problemi kalmaz. Bence kartların tüm müzeleri kapsaması gerekli. Yıllık sabit ücret karşılığında her yere gidebileyim. Kendi insanımız, kendi kültürümüzden habersiz yetişmesin. Müze Kart

414 dakika oynadık sadece 9 dakika galip kaldık

EURO 2008 başladığından beri uzatmalarda dahil olmak üzere toplam 414 dakika top oynadık. Yarı finali yakalayan ve inanılmaz maçlar oynayan takımımız için Avrupalıların şaşırıp kaldığı ilginç bir nokta var. Oynanan bu süre içerisinde sadece 9 dakika rakibimizden üstün olarak oynadık. Bugün bütün dünya basını bizi konuşuyor. İşte dünya basınından beğendiğim açıklama ve başlıklar: Times - İngiltere Türk milli takımının Avrupa kupasında uzatmalar ve sakatlıklar da dahil toplam 414 dakika maç yaptığını, bu sürenin sadece toplam 9 dakikasını ''galip durumda'' geçirdiğini hatırlatan Times, ''aslında bütün bilmeniz gereken bu gerçekten de. Biri Fatih Terim'in takımının ilerleyişini bir şekilde izaha kalksa, mantıken yenilgiye uğrar'' dedi. ''Bu, büyük uluslararası şampiyonalarda ortaya konulmuş en olağanüstü başarı serisi'' diyen gazete, Hırvatistan'ın da cesur bir takım olduğunu, bunu en iyi İngiltere'nin bileceğini belirtirke

Ne mutlu Türk’üm diyene!

Resim
A Millilerimiz bu gece yine “inanılanı” başardı. 1-0 yenik düşmemize rağmen 120+2’de Semih’in attığı gol bütün Türkiye’nin coşkusu oldu. Ne mutlu Türk’üm diyene!

Would passion of Turkey fit into this bus?

Resim
Would passion of Turkey fit into this bus? - Türkiye aşkı bu otobüse sığar mı?

Aranızda ekranı "kıllı" olan var mı?

Acer 5602 bilgisayar kullanıyorum. Alalı yaklaşık 15 ay oldu. Şu an üzerinde bir çok arıza mevcut. Zaten aldıktan 1 hafta sonra problem çıkarmaya başlamıştı. Arızalar içinde en ilginç olanı ise ekranın altında "kıl" olması. İlginç çünkü aldığım yere ve teknik servise "Ekranın altında kıl var, bu kullanıcı hatası olur mu?" diye sorduğumda "Ne kıl mı var?" "Beyefendi emin misiniz kıl olduğuna?" Kıl kaçırmaz bilgisayar istiyorum Buradan kıl gibi görünüyor. Bunu aldıktan 1 hafta sonra farkettim ve %90 kıl. Ekranın arkasına nasıl kıl kaçar bilmiyorum. Bilgisayarın kullanma kılavuzunda "Kıla karşı dayanıklı değildir, lütfen fazla yaklaşmayın." yazmıyor. Ki zaten bilgisayarı kullanırken içine girmiyoruz uzaktan bakıyoruz. Bu durumda benim oraya kıl kaçırmam imkansız. Bu onların kılı. Üretici hatası. USB sorunu hastalık gibi Gerekirse DNA testi yaptırırım ben. Ayrıca bu kıldan başka USB'lerde çalışmıyor. Bilgisayarda 3 tane USB var. Bu 3 US

Arda 75. dakikada bombanın pimini Çek'ti

Resim
Geçen gün attığımız tokatla hem ahlak hem de futbol dersi verdiğimiz isviçre'den sonra şimdi de Çek Cumhuriyeti'ne şok yaşattık. 2-0 üstünken 15 dakika içerisinde yedikleri 3 golle akılları başlarından giden Çek'ler maçtan sonra hüngür hüngür ağladılar. Hakemin her türlü insanlık dışı hareketlerine karşı aslanlar gibi savaşan oyuncularımız 75. dakikaya kadar Çek Cumhuriyetinin istediği gibi oynadı. Daha öncede çok kez söylediğimiz gibi geleceğin yıldızlarından olacak Arda Turan'ın bu dakikada gelen harika golu takımımızı birden ateşledi. Maçın son 15 dakikası Çekliler sadece bizim vuruşlarımızı tutmaya ve akın akın gelen ataklarımızı engellemeye çalıştılar ama başarılı olamadılar. Boyu uzun aklı kısa Koller, ilk golu atarken 90 dakikanın sonunda altları ıslanmış çocuklar gibi ağlayacaklarını bilmiyorlardı. Sakatlanan Emre Güngör'ün oyundan çıkması ile Emre Aşık'ı oyuna almak için izin vermeyen 4. hakeme Fatih Terim'den çok sert bir uyarı geldi. Tuncay yine b

Milli'ler önce ÖSS sınavına girdiler

Resim
Avrupa Futbol Şampiyonası'nda mücadele eden (A) Milli Takım'da, futbolculardan Semih Şentürk, Servet Çetin ve Uğur Boral, bugünkü önemli Çek Cumhuriyeti maçı öncesi ÖSS heyecanı yaşadı. (A) Grubu'ndaki ikinci maçta İsviçre karşısında attığı kafa golüyle beraberliği sağlayan ve Türkiye'nin karşılaşmadan 3 puanla ayrılmasında büyük rol oynayan Semih Şentürk ile Servet Çetin ve Uğur Boral, kamp yaptıkları otelde, Ankara'dan gelen ÖSYM temsilcilerinin eşliğinde sınava girdiler. Kaynak: TFF --- Semih'in sınavın bitmesine yakın hareketlenmeye başladığı ve soruları okumadan şıkları işaretlediği öğrenildi. Servet Çetin'de sayısal 2 bölümünde çok zorlandığından dolayı çok kez kopya çekme girişiminde bulunsa da yetkililer buna izin vermedi. Uğur Boral ise sınavdan sonra yaptığı açıklamada sınavı kazanmak istiyorum ama yabancı bir üniversite tercihi yapacağım dedi. Kaynak: Ben Hastayım

Zil çalıp kaçmalar eskidi diye ben bunu yaptım

Televizyondaki reklamlardan da izlediğiniz gibi hâlen yurdumuzun bazı bölgelerinde çocuklar apartmandaki zillere yukarıdan aşağıya doğru basıp kaçıyorlar. Ben de geçenlerde yeni bir şey denedim. Biraz daha eğlenceli. Nasıl bir ev sahibi? Kiralık ev ararken apartmanın 150. katında A4 kağıda yazılmış bir ilan gördüm. Ya Satılık yazıyor ya da Kiralık. Ama evin sahibinin beyninin çevresi Türkiye ortalamasının çok altında olduğundan dolayı pencereye astığı yazının aşağıdan görünemeyeceğini düşünememiş. İnsan yazıyı astıktan sonra bir bakar görünüyor mu diye? Ama kapasite yok. Neyse konu bu değil. Ne yaptım? Yazıyı okuyamayınca çok sinirlendim. Bu komşular için çok kötü bir durum. Çünkü günde 150 kişi ev hakkında bilgi almak istiyor ve direk onların ziline basıyorlar. Ben de hemen apartmanın kapısına gittim ve o dairenin karşısındaki dairenin ziline bastım. Sabahtan beri gelen taleplerle ilgilenmekten yorulan bir kadın ve benim aramda megafondan şu konuşmalar geçti:: -Kadın: Kimsiniz? + Ben

Biz sizi yemeyiz, domuz eti bize haram

Resim
İsviçreliler bizi hiç sevmiyorlar. Bu yüzden bugünkü gazete ve dergilerde "Ne olursa olsun akşama kebap yiyeceğiz." gibi alaycı başlıklar atmışlardı. Fatih Terim'i döner haline getirip İsviçreli futbolculara kestiriyorlardı. 90 dakika boyunca heyecanla izlediğimiz maç sonunda gülen taraf biz olduk. Şimdi daha önce kızdığım futbol yorumcuları çıkıp futbolculara yere göğe sığdıramayacak, Fahit Terim'in çok büyük olduğunu söyleyecekler. Bunların hangi takımı tuttuğu belli: Kim yenerse o takımı tutuyorlar. Nihat ve Tuncay'ın performansı yine düşüktü. Tuncay Portekiz maçından sonra yaptığı açıklamada "Her insanın kötü bir günü olabilir. Ben çok çalışıyorum ama yapacak bir şey yok, bugün benim kötü günüm." demişti. ama görüyoruz ki günler geçmesine rağmen hâlâ kötü günleri atlatamamış. Onlarac top kaybı, isabetsiz vuruşlar, etkisiz ortalar ve kaçan goller. Servet tek başına bir takım. Eğer defansımızı Servet korumasa bugünlere gelemezdik. Çok sıkıntılı anlarda

Çok konuşmaya gerek yok

Resim
Televizyonlarda yine en sinirlendiğim şeyler olmaya başladı. Maç bitti artık. Bu kadar çok konuşmanın anlamı yok. Yok öyleydi yok böyleydi bilmem ne. Şu olsaydı böyle olurdu, bu olsaydı böyle olurdu. Şampiyonaya katılmadan öncede herkes Fatih Terim'e ve oyunculara ağzına gelen her şeyi söylediler. Şimdi bir maça bakarak herkes konuşup duruyor. Daha 2 maç var ve abartmanın anlamı yok. Evet çok saçma oynadık ve kaybettik. Ama bu şekilde konuşarak oyuncularımızın moralini bozmamamız lazım. Fatih Terim'de sizin söylediklerinizi düşünebilecek kapasitede. Konuşurken ileriyi düşünüp konuşmak gerekiyor. Eğer son 2 maçı kazanırsak o dilleri uzunlar ne diyecekler?

Oynadığımız futbolsa Arap olayım

Türk futbolcularının genelinde bir tembellik var. Türkiye'den seçilen en iyi oyuncular maçta doğru düzgün orta yapamıyor, oyun kuramıyor, pas veremiyor. Bugünkü Portekiz maçında nasıl bir takım izledik, nasıl bir oyun izledik inanamıyorum. Tuncay'ın kontrolsüz ve isabetsiz vuruşları, Hamit'in sol tarafı boş bırakıp bize uzun süre tehlikeli anlar yaşatması ve Gökhan Zan'ın anlamsız hareketleri maçı zaten bitirdi. Oyuncuların tümünde birbirlerinin oyun tarzlarına göre bir uyumsuzluk vardır. Zaten bu yüzden bir çok kez top kaybettik. İleriye doğru açılamadık ve topu çeviremedik. Kendi sahamızda kaldığımızdan maç hep bizim kalemizde oynandı. Defansta kanatları iyi tutamadık, eğer Servetin çabası olmasa daha çok yerdik. Allah'tan ilk yarıda bizi direkler kurtardı. Volkan'da çok güzel kurtarışlar yaptı. Ronaldo'nun uzaktan vurduğu serbest vuruşa eliyle müdahale ederek direğe çarpmasını sağladı. Mevlüt'ün kadroya alınmasını isabetli bir karar olarak görmedim hi

Kalabalık olmasın diye kimseye haber vermedim

Resim
Rehberimde kayıtlı olan arkadaşlarım, operatörlerin inanılmaz kampanyaları olduğunda, onlara SMS, MMS ve artık arayarak bilgi veriyorum. 07 Haziran 2008 akşamı Turkcell Kuruçeşme Arena'da Yaşar konseri ve ardından Portekiz - Türkiye Maçı vardı. 10.000 kişi ile sınırlı kontenjana tüm Turkcell aboneleri başvuru yapabiliyorlardı. Ben hemen mobil biletimi aldım ve güzel bir akşam yaşadım. Toplasanız 1000 kişi felan gelmiştir. Ben kimseye haber vermeyince, mobilbey'e de haber yapmayınca bir talep olmadı tabiki. Turkcell Kuruçeşme Arena arka kapı Turkcell Kuruçeşme Arena Turkcell Kuruçeşme Arena Turkcell Kuruçeşme Arena Yaşar Konseri Turkcell Kuruçeşme Arena Yaşar Konseri

İstanbul'da biraz önce deprem oldu: 07.06.2008 - 01:58

07.06.2008 tarihinde saat 01:58'de 4,5 şiddetinde kısa süreli bir deprem yaşandı. Büyük İstanbul Depremini akıllara getirenler korktu. Allah doğal felaketlerden hepimizi korusun.

Avea ve Vodafone aboneleri okuyunca çatlayacak

Zamanında bir çok avantajı ve indirimi olduğu için aldığımız Vodafüne CepÖğrenci ve Avea MobilÖğrenci hatlarının artık Turkcell Bizbize Kampsu tarifesi karşısında hiçbir avantajı kalmamıştır. KampusCell tarifesi ile ilgili detaylı bilgi için tıklayınn.. Şimdi bugün çıkan 3 yeni kampanya ile Normal bir HazırKart abonesinin neler kazanabileceğine göz atalım: En az 100 kontör yüklediğinde Tüm Turkcell abonelerine gönderebileceği 1000 SMS Tüm Tukkcell abonelerini ararken kullanabileceği 250 kontör En az 250 kontör yüklediğinde Bu yukarıda saydıklarıma ek olarak Tüm Tukkcell abonelerini ararken kullanabileceği 500 kontör Her yönü ararken kullanabileceği tam 750 kontör hediye. Benim durumum ne? YükleKazan kampanyası kapsamında zaten 5 gün önce 250 kontör yüklemiştim. Bu yükleme bizbize Kampüs tarifesinin yükleme gününe denk geldiğinden şu anda hattımda 2 saat bedava konuşma sürem duruyor. Bunun yanında kazandığım 500 kontörden daha 180 kontörü hattımda yüklü. Ben de 2 gün sonra 250 kontör yü

Yıkılmadım ayaktayım tüm milletlerle yan yanayım

Resim
Uluslararası Türkçe Olimpiyatında yarışan yaklaşık 30 kişilik grubun dün geceye özel olan gösterisini izledik. Uzun ve çok güzel bir gösteriydi. Gecede en çok beğendiğim, Mahsun Kırmızıgül’ün taklidini yaparak “Yıkılmadım Ayaktayım” şarksını söyleyen çocuktu. Program bittiğinde seyircilerin çocuklarla fotoğraf çektirmesine izin verdiler. İşte o görüntüler: Nijeryalı çocuğa sarılıp fotoğraf çektirdim. Bizim şirkete yeni eleman olarak almayı düşünüyoruz. Bu Kazakistanlı kız. Fotoğraf çektirebilir miyiz? diye sorunca "Tamam ama ben eve gideceğim, hemen çekerseniz sevinirim" dedi. Otomatik netleme devreye girmediğinden kötü çıktı. Bu arkadaş diğerlerinden büyük. Azerbeycanlı. Sahnede çok güzel olnadılar ama büyük olduklarından fazla ilgi çekmediler. Renkleri farklı olsaydı ilgi çekerlerdi. Bu fotoğraftada sahneden ayrılıp odasına kaçan çocuğun koluna girip, "Kaçmazsın nereye, çek-ti-re-cek-sinnn." dedim. Bana bakıp "abi çok açık gözlüsün sen ya" dedi. Hemen na

Günde kaç mesaj gönderiyorum?

Resim
Tekrar tekrar söylemenin bir anlamı yok. Turkcell Bizbize Kampus tarifesinde, 3 ücretli mesajdan sonra gün bitimine kadar tüm Turkcell'lilere göndereceğiniz mesajlar ücretsiz. İşte son 1 haftaya ait mesaj gönderme sayıları: 28.05.2008 + 11 29.05.2008 + 60 30.05.2008 + 189 31.05.2008 + 5 01.06.2008 + 3 02.06.2008 + 233 03.06.2008 + 164 Toplam : 665 + Ortalama: 95