Kayıtlar

Ağustos, 2010 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

İsrail’in uluslararası hukuka saygısı

İran’ın ilk nükleer santralini devreye sokması ABD’de dahil tüm dünya ülkeleri içinden sadece bir ülkeyi rahatsız etti: İsrail. Uluslararası hukuka çok saygılı olan israil haklı bir gerekçeyle İran’ın durdurulmasını istiyor. Kendi gölgelerinden korkan ve dünyadaki terörü yöneten israilin, kulağı çekilmesi gereken dışişleri bakanlığı sözcüsü Levy’nin yaptığı açıklama ise kendi aralarında kavga eden ilköğretim öğrencilerinin sözlerinden farksız: “Uluslararası antlaşmaları bu denli bariz bir şekilde ihlal eden bir ülkenin, nükleer enerji kullanmanın faydalarından yararlanmasını tamamen kabul edilemez bir durum.” Bu açıklama yapılırken bir Türk gazetecenin “Sayın Levy, uluslararası sularda bizim insanlarımızı katlettiniz ve ayrıca çocuk, kadın yaşlı demeden Filistine yıllardır yaptıklarınız ortada. Bırakın nükleer enerji kullanmanın faydalarını, kendinizi insan olarak görebilmeniz kabul edilebilir bir durum mu? Bir tek siz mi akıllısınız?” diye sormasını beklerdim.

Sabah 6 ve çıldıran kadın

Resim
Evde yalnız kaldığım ilk gece gürültüden ve kavgalardan dolayı uyuyamadım. İlk önce 24 saat boyunca çalışan oto yıkama servisininden gelen su sesleri uyandırdı. Tam bunlara alıştım derken üst kattan sesler duydum. Kalkıp kontrol ettim, bütün kapılar kapalıydı. Herşeye rağmen tekrar uyuduğumda ise çok kötü bir rüya görerek tekrar uyandım. Sabah 6 olduğunda hükümet konağından gelen seslerle tekrar uyandım. Uyutmayacaklarını anlayınca balkona çıkmıştım ki, o sırada hızla yürüyen ve çokca ağlayan bir kadın “ Beni bırakıp gitme, sana aşığım, sen gidersen çıldırırım ” sözleri ile mahalle sakinlerinin tamamını uyandırmayı başardı. Kadın çaresiz bir şekilde nereye gittiğini bilmeden yürüyordu. Bu duruma insanların gülümsemesi ise beni üzen diğer bir şey oldu. Hiç susmadan konuşuyor ve hiç durmadan hızlı bir şekilde yürüyordu. Başına ne geldi bilmiyorum. 30 dakika sonra tekrar geçti sokaktan. Yine aynı şekilde ağlıyordu. Yine gülüşmeler oldu. Psikolojik sorunları olan insanlara karşı hep

Çamlıca Tepesi İngilizlerin

Resim
Sokaklarda o kadar çok turist varki bir mekanda kavga çıksa dayak yiyeceğim diye korkuyorum :) Sadece Avrupa'dan değil, ortadoğudan gelen turist sayısında da bu sene oldukça büyük bir artış var. Haftaiçi ve Çamlıca Tepesi olmasına karşın, fiş alma sırasında bekleyen 5 kişinin de yabancı olması beni oldukça şaşırttı. Turistlerin oraya istanbulu izlemek için mi yoksa bizim insanlarımızın yaptığı gibi, tüm uyarılara rağmen yerleri çekirdek kabukları ile doldurmak için mi geldiği bilinmiyor :) Restoranda arkamdaki masada bir Rus turist grubu vardı. İçlerinden biri yarı Türkçe yarı Rusça konuşunca bir an Rusça anladığımı sanmaya başladım. Ama hemen geçti. Güncelleme: En önemli yeri anlatmayı unutmuşum. Önümdeki asil ingiliz kraliçesi bayan 2 fincan kahve rica ettikten sonra ödemeyi gerçekleştirdi. Ardından birlikte kahvelerimizi almaya gittik. Görevlinin " Bacım tepsi al, elin yanmasın. " uyarısı Türk insanının yabancılara karşı ne kadar misafirperver ve nazik olduğunu