Metro Turizm'de nasıl bir hizmet?

İstanbul'a dönüşte Anadolu turizm'de yer kalmadığı için Metro'dan bilet aldım. Bagajımı görevliye verdiğimde zor bir yolculuk olacağının sinyallerini almaya başladım.

Kolanya istemediğim halde beynini elime kolanya dökmeye odaklamış görevli buna çok üzüldü. İlk genel sulama servisinde önümdeki oturan GVGB'a (genç ve güzel bayan) "su ister misin?" derken arkasındaki elemana "su?" yanındakine ise direk "içcen mi?" dedi. Bana göre GVGB'a söylediği bile yanlış. Doğrusu "Su ister misiniz hanımefendi" olacaktır.

Peki bana ne dedi?
Tabiki şaşkın gözlerle servis elemanını gözlerken sıra bana geldi ve gözgöze geldik. İşaretlerle bana kafa salladı ve bende gözlerimle almayacağımı işaret ettim. Arka sıraya geçtikten sonra çok güldüm. Çünkü adam ilerledikçe iletişim kalitesi düşüyordu. Arkamda oturan kişiye bardağı fırlatarak onun arkasındakine de küfrederek su verdi? :) Bu son ikisi şaka.

Kulaklıklar çalışmıyor
Sıra kulaklıkların dağıtılmasına geldi. Ben Anadolu Turizme alışkın olduğumdan dolayı böyle durumlarla pek karşılaşmıyordum. Koca otobüste çalışan bir tane kulaklık yok. Herkes arızalı diyerek elemanı çağırıyor. Ben artık uğraşamam diyerek ses çıkarmadım. ilk gösterilen film cdsi çizik olduğundan dolayı ilerlemeyince 2.si takıldı. Ama fayda yok. O da çalışmadı. Ama benim için önemi yoktu. Ben elemanı seyrediyordum.

İlk servis
Kendisini popüler sanan eleman yavaş yavaş geliyordu. Bakalım ne diyecek diye merak ederken öndekilere
- "ne içcen?",
- "sen?", "ne ben?", "sen ne istiyorsun?"
gibi şeyler söylüyordu. Sıra bana geldi, "sen ne alırsın" dedi. Reklam olmasın diye ne aldığımı söylemiyorum. :)

İkinci su servisi ve savaş
İkinci kez su dağıtırken bana bulaşmaması için dua ediyordum. Ne yazık ki inanılmaz bir şey oldu. Suyu benim bardağıma koydu ve birşeyler söyledi, başımda beklemeye başladı. Ben kafamı çevirip
- "ne oldu?" dedim.
Şişenin dibinde su az kalmıştı, onu göstererek
-"az kaldı" dedi.
-"ne yani, ne yapayım, ne istiyorsun?"
- "bardağını bitirde şunu da iç" dedi. Çok fena sinirlendim.
-"istemem!" dediğimi herkes duydu. Koşarak yeni şişe açtı. Bundan sonra daha güler yüzlü davranmaya başladı. Tabiki ineceğim yeri sormaya geldi, arkadaki adam çok su içiyormuş onu gelip bana söyledi, arabada felaket pis koku vardı neden olduğunu gelip bana bildirdi.

Kütahyalılar ve KamilKoç'tan sonra Metroyu da kara listeye ekledim. Buradan Anadolu Turizmin sayın yetkililerine sesleniyorum. Lütfen mümkün olduğunca seferlerinizi artırınız.