Sultanahmet Edebiyat Kıraathanesinde azarlama tatlısı yedim

Sınavlardan önce son Pazar gününü de kullanmak için siyahi arkadaşımla birlikte Sultanhamet’e gittik. Yemeğimizi Tarihi Hacı Osman Dönercisi'nde yedikten sonra Ayasofya’nın kapısından içeri bakıp tramvay durağının hemen karşısındaki bu ilginç mekana girdik: Edebiyat Kıraathanesi

Gerçek Kıraathane burası
Günümüzde kıraathaneler, genellikle işsiz ve emekli insanların vakit öldürmek için kullandıkları, taş ve kağıt oyunları oynadıkları bir yer olduğu için kafenin içinde bir kütüphane olması çok dikkatimi çekti. Aslında “kıraathane” kelimesinin doğru karşılığı olan mekan burasıydı. Şuan her sokak başında yer alan kıraathanelerin, kıraatle bir ilgisi olmadığını biliyoruz.

Herkesin elinde bir kitap
Kapıda işletmenin sorumlusu bizi çok sıcak bir şekilde karşıladı ve bize lokum ikram etti. Onun bu güleryüzlü tavrı karşısında etkilendim ve güzel bir yere geldiğimizi düşündüm. İçeriye doğru ilerlediğimde sağa ve sola açılan farklı tarzlara sahip mekanların olduğunu gördüm. Bir taraf tamamen kütüphaneydi. İçeride neredeyse herkesin elinde bir kitap vardı. Kalabalık olmasına karşın çoğu kişi kitap okuduğundan dolayı sessizdi.

Kıraathanenin amacı
Menüyü getirdiklerinde böyle bir kafenin kurulmasındaki amaç ilk sayfada yazıyordu. Önce keyifle bu yazıyı okudum ve gerçekten çok güzel bir fikir ile yola çıktıklarını gördüm. Oraya gelen insanların fikirlerini tartışması, tecrübeli kişilerden nasihat almasını, ahlak ve terbiye olarak insanların kendilerini geliştirebilecekleri bir ortam sunmasını amaçlıyorlarmış.

Zeytin, Domates, Mandalina tatlısı
Menüdeki tatlılar oldukça zengin ve değişik. Çoğunu daha önce hiç görmemiştim. İncir, zeytin, portakal kabuğu, mandalina ve domates bunlardan bazıları. Tabi hiçbirisinin tadını bilmediğim ve hepsini merak ettiğim için seçim yapmakta zorlandım. Menüde yazan "zeytin" "domates" gibi tatlıların nasıl olduğunu servis elemanına sordum. Beni tatlıların olduğu vitrine götürdü ve çeşitleri gösterdi. Ben seçim yapana kadar bir çay getirmesini istedim.

Siz nerden geldiniz? Karşıdan :)
Servis elemanı çayları getirdiğinde "zeytin" tatlısının nasıl olduğunu sordum. Bana "siz yabancı ülkeden mi geldiniz, bunları turistler soruyor" şeklinde bir yanıt verdi ve gitti. Servis elemanında bir telaş vardı. Yani sizi hiç dinlemiyor ve düşünmenize yardımcı olacak şekilde yönlendirmeler yapmıyordu. Ben bir lezzeti tatmadan önce nasıl olduğunu, yedikleri zaman neler hissettiklerini mutlaka sorarım.

Dalga mı?
Yüzüme bakmadan konuşan ve sürekli acele etmemi isteyen servis elemanı daha sonra tekrar geldiğinde "domatesi" sordum. "Domates" tatlılar menüsünün içerisinde yer almasına rağmen bana "Benimle dalga mı geçiyorsun onlar poğaça" dedi ve sert bir yüz ifadesi ile gitti. Tatlılar menüsünde yer alan ve herhangi bir açıklama veya görsel bulunmayan sadece “Domates” yazan bir tatlı hakkında ne düşünebilirim ve bunu almaya nasıl karar verebilirim?

Mor yüzlü
Sinirli ve saygısızca hareketler yapan servis elemanına menüde "Domates"in bir tatlı olarak yazıldığını gösterdiğimde yüzündeki sertlik mora doğru dönmüş ve "ben seninle uğraşamam, işim gücüm var, git seç birini bana sorma, bak burda ne kadar çok müşteri var onlarla ilgilenmem lazım." dedi. Bu sözleri karşısında zeka seviyesi sıfırın altında olan elemana bizimde burada müşteri olduğumuzu, görevinin bizimle ilgilenmek olduğunu ve eğer bir yoğunluk varsa ve benimle ilgilenemeyecekse bunu insan gibi söylemesini belirttim. Siyahi arkadaşımın satın aldığı tatlıyı ve iki fincan çayı masada bırakarak orayı terk ettim. Kapıda beni karşılayan yetkiliye de durumdan bahsettim.

Elbette ki o kişi böyle bir durum yaşandığı için işten çıkarılmayacak. Fakat menünün ilk sayfasında yazan yazıyı anlayarak okuması ve oradaki fikre göre insanlara hizmet etmesi gerekir.

Irkçılık hakkında
Karşılaştığımız bu durumun biraz da ırkçılığa bağlı olduğunu sanıyorum. Servis elemanı dış görünüşümüze bakarak onun zihniyetinde olmadığımızı düşünüp bize sert muamele yapmış olabilir. Bu yüzden artık bu mekanın adını bir kez daha duymak istemiyorum.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Apple iPod Shuffle 3. nesil kullanımı

"Kosla Oxi Action Vanish Max" fazla oluyor

Arif Sinan ünlü mü ünsüz mü?