Kayıtlar

Bizim yeğen, “Sürme çekerken gözünü incitti.”

Allah kimseyi hastanelere hasta olara düşürmesin. Geçen gün anneannemi götürmüştüm. Oradaki insanların hallerini görünce unuttuğum bazı şeyleri yeniden hatırladım. Ben en çok düşünebildiğim için şükrediyorum. Annesinin sürdüğü tekerlekli sandalyede bile zor oturan zihinsel engelli bir çocuk gördüm. Çocukla birlikte halime ne kadar az şükrettiğimi de gördüm. Anneannem doktorun odasına girince ben de koridorda biraz yürümeye başladım. Boş olan sandalyelerden birine oturdum. Yanında refakatçisi de olsa içeriye sadece bir kişinin girebildiği bir polikliniğin önüne oturuyordum. Ayrıca içeri giren kişinin arkasından da kapıyı kilitliyorlardı. Sen de mi? Yanımda bekleyen teyzelerden biri “Sen de mi gireceksin?” diye bir soru sorunca, ilkokula yeni başlayan bir çocuk gibi ağlamaklı olarak “Hayır” cevabını verdim. Artık benim için cevabı önemli olan tek bir soru vardı, o da: “Ben nerede oturuyorum?” Kafamı çevirip kapının yanına baktığımda Göz Acil yazıyordu. Avea aboneleri gibi Oh be çektikt

Sevmenin kotası

Resim
Sevmek temel bir ihtiyaçtır. Her insanın sevme ihtiyacı miktarı farklıdır. Bazıları göz açıp kapatıncaya kadar sevgisini tüketebilir, bazıları bir kaç gün sever sonra sıkılır. Bazıları bir kaç ay sever, bazıları ise sınır tanımaz ve ömür boyu sevmeye devam eder. Neden ben? Eğer sevmenin bir kotası varsa sınırsız sevenler için büyük bir problem var demektir. Çünkü kotanın ne kadar olduğu önceden belli değildir ve siz kota sınırının farkına ancak kotayı geçtikten sonra varabilirsiniz. Sınırsızca sevip bir gün kotayı geçtiğinin farkına varanlar, kendilerini yenilmiş, herşeyini kaybetmiş, yalnız ve umutsuz hissederler. Çevrelerindeki insanlara bakıp, onların mutlu olduklarını gördükçe “Neden ben?” sorusuna cevap ararlar. Zor bir soru Böyle bir durumda bu soruya cevap verebilmek zordur. Hayatında ilk defa kota aşımı ile karşılaşanlar büyük sıkıntılar çekerler. Daha önce başına böyle bir şey gelenler için de durum çok farklı değildir aslında. Yeniden sevmeye başladıklarında kotayı geçmemek i

Polisin büyük başarısına bakın

Önce Garipoğlunun ailesi tarafından teslim edildiği söylentileri çıktı. Daha sonra avukatlar tarafından getirildiği söylendi. Sonrada Vali ve Emniyet müdürü kameraların karşısına geçerek saatlerce konuştular. Sürekli birbirlerine teşekkür ettiler. Aylardır kırmızı bültenle aranan adam elini kolunu sallayarak kendisi teslim oldu. Garipoğlu için “Yakalandı.” ifadesi kullanılamaz. Bu yüzden emniyet müdürünün açıklaması yanlıştır: “Polisin yakalama, ele geçirme ve adliyeye çıkarma işi tamamlanmıştır.” Kızın babası sessiz kalma karşılığında 3 milyon dolar istedi. Hayyam Garipoğlu televizyona çıkıp ağladı. Vali ve emniyet müdürü de biz yakaladık diye açıklam yaptı. Bu olay her aşamasında şova dönüştürülmüş. Yaptığı açıklamada “Babama çok üzülüyordum, bu yüzden teslim oldum.” demiş. Baban 7 aydır içerde yatıyor. Bu işin arkasında bir anlaşma var. Bu kadar güçlü bir aile çocuklarını garanti almadan teslim etmez. Amaç gündemi değiştirmekse bu olay 7 aydır başından sonuna kadar oynanan oyunlarla

Bu Benim Meselem

Resim
Bu Benim Meselem Bu videoyu bir kere izleyerek bende meseleye bulaşmış oldum. Eminim izlemişsinizdir, İbrahim Tatlıses’in Nasıl İsyan Etmem filmindeki flüt meselesini. Zaten filmin adı da bu sahne için çok uygun. İnsan izleyip delirdikçe, arkadaşlarınızın sakin ol kardeşim, kendine gel demelerine karşılık, “ nasıl isyan etmem şuna bak ya, flüt alamıyormuş. ” diyorsunuz. Benim bu mesele ile ilgim ne? Benim meselem aslında sadece iki yerde. Biri okul girişinde, çocukların yolda flütlerini çalarak yürümeleri (ki bu benim de huyumdur. Bir önceki yazımda bahsetmiştim) diğeri ise İbrahim Tatlıses’in flüt alamadığı için meyhanede içki içmesi sırasında sinirlendiğinde “Yapma oğlum Hasan, senin gibi adama yakışmıyor.” sözüne karşılık, arkadan ayaklar altında ezilmişlik hissi veren şarkı ile birlikte coşan “Ben adam mıyım?” haykırışlarıdır. Ben adam mıyım? Her sabah kalktığımda güne bu videoyu izleyerek başlıyorum. Haliyle hayatımı da bu videoya göre kurmaya başladım. Arabistan’a gitmek i

Bu haber iPhone 3GS kazandırır mı?

Haber: Turkcell iPhone 3GS paketleri avantajlı mı? Şimdi saatlerce uğraştım, hiç uyumadım, çok yoruldum gibi cümlelerle söze başlasam inandırıcı olmayacak. Çünkü normal çalışma sistemim bu şekilde. Son 24 saatte sistem e 45 yeni telefon daha kazandırdım. Bu haberi hazırlarken çok yoruldum desem ne olacak. İç dünyamda neler var? Her insanın iç dünyasında sakladığı, söylemekten çekindiği hayalleri olmuştur. İnsan zaten hayallerle yaşar, ben buna inanırım. Bir işi başarmanın yolu, önce hayalini kurmaktır. Benim de kendi içimde beslediğim, büyütüp okul çağına getirdiğim, üniversite mezunu hayallerim var. Ve bu hayaller şu an içimde çok yüksek mevkilere gelmiş, içime sığmayacak boyutlara ulaşmış durumda. Sanırım 28 Ağustos günü içimden taşan hayal hakkında bir ipucu vermektedir. (Son cümle sistem yöneticisine) Neden iPhone 3GS benim olmalı? N97’yi kaybettiğimden beri şiddetli bir depresyon geçirmekteyim. Her otobüse bindiğimde, sadece bakıp kıskansınlar, ya o ne öyle desinler diye çıkardı

KFC’de yalan, L boyutunda mutluluk

KFC’de uzun zamandır devam eden bir kampanya var: Xtreme menü alanlara çekiliş kartı veriyorlar ve şifre gönderen her 5. kişiye T-shirt hediye ediyorlar. Kazanmak için 5. kez şifre göndermem kampanya hakkında farklı şeyler düşünmeme sebep olmuştu. Mesajı eve geldiğimde göndermiştim. Kazandınız mesajını görünce şaşırdım. Beşiktaş’taki KFC’ye gittim. Gitmişken bir tane daha diyerek yeni bir menü aldım. Fakat daha kazandığımı gösteren şifreyi hiç kimseye göstermemiştim. Eleman menüdeki nesneleri olması gereken yerlere koyduktan sonra: - Başka bir istediğiniz var mı? diye sordu. + Kart. - Kart? + T-shirt kartı? - Hee, vereyim ama benim hiç şansım yok, elim uğursuzdur. Boşuna gönderme, çıkmaz bundan bir şey. dedi. Bu durumda yapabileceğim iki şey vardı. Birincisi: Kazandığım kartı gösterip “Ben zaten kazandım, çıkmasa bile gerek yok.” demek. İkincisi: “Olsun ya öyle söyleme, belki çıkar, kendine güven.” demek. Her ne kadar ilkini yapmak ve elemanı orda ezmek içimden geçse de, onun bu umuts

Anti Selman grubuna katılanların telefonları bozulsun

Resim
Tamam, her gün telefonuna en az bir kere mesaj gelebilir ve bazen bu mesajlar gece 3’te veya sabahın köründe atılmış olabilir. Cep telefonlarını sevmezsin veya abonesi olmadığın halde diğer operatörün kampanyalarını sürekli telefonunda görebilirsin. Bir şey demiyorum. Ama bunu yapma. Böyle gruplar açıp toplumu yönlendirme! Anti Selman Grubu (Kaldırıldı) Üyeliğimi nasıl iptal ederim? Yapabileceğin bir şey yok. Bende telefonun varsa SMS Abonesi olmuşsundur. IPTAL yazıp bana gönderirsen iptal ediyoruz. Fakat abonelikler 1000 yıllık alındığından, üyelik tarihinden itibaren 1000 yıl sonra üyeliğin iptal edilir ve bu tarihe kadar içerik almaya devam edersin. Bu kadar basit.