Kayıtlar

Bunları yapabiliyorum etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Bolu'dan Ankaraya 30 Km. hızla geldim

Resim
Bolu tüneline girmemize 1-2 dakika kalmıştı ki araba son defa 4. vitesten 3. vitese geçiyordu. Çünkü daha sonra devam eden yolculuğumuzda hiç 4. vitese çıkamadı. Baskı balatanın bedeli 400 YTL İstanbul’dan Ankara’ya giderken Bolu Tüneli önünde arabanın baskı balatası bitmişti. Bilenler bilir gaza basansız da araba gitmiyor, bağırıyor. Araba o haldeyken ortalama 30 Km hızla Bolu’da bir tamirciye gittim. Adam arabanın tamiri için, ertesi gün keseceği kurbanın parasını benden istiyordu: 400 YTL. Evet, kötü bir durum. Arefe günü, ertesi gün bayram ve benim bir an önce Ankara’da olmam gerekiyor. Sadece 2 kere yokuş aşağıya Adam almayı planladığı 400 YTL için 4 saatini tamir için ayıracağını da söyledi. Yani bu şu demek oluyor: Saflığımdan yararlanıp eti bedavaya getireceği gibi, benim zamanımı ve paramı da alarak işleri büyütmek istiyordu. Elbetteki buna izin vermedim. Sadece 2 kere yokuş aşağıya boş viteste 110 Km. hıza çıkmayı göze alarak ortalama 30 Km. hızla Bolu’dan Ankara’ya geldim. G

Çinlilere cep telefonu satan ilk Türk

Resim
Cebit Eurasia Bilişim fuarında herkesi şaşırtan, genç bir Türk'ün Çinlilere yaklaşık 5.000 adet cep telefonu satması oldu. Çinliler bu telefonları almak için gün boyunca pazarlık yaptılar. Pazarlama ve Satış sorumlusu olan akıllı Türk, herkesin şikayetçi olduğu Çin malı bu telefonları yine onlara sattarak tarihe geçti. Çinlilerin telefonları çok beğendiği ve kopyalamak için satın aldıkları söyleniyor. Genç Türk ise telefonların üretimini nasıl yaptırdığını açıklamıyor.

Recebin tavuğu hakkında her şey

Resim
Recebin tavuğu hakkında bilmek istemediğiniz her şeye www.recebintavugu.com adresinden ulaşabilirsiniz. Çok seviyorum bu tavuğu.

Çılgın Osmanlılar kitabı hakkında

Resim
Yaz okulu kayıtları için Anadolu Ulaşım 'ın sayın yolcuları arasına katıldım. Ve uzun zamandır binmek için heveslendiğim ama bir türlü yer bulamadığım Seyahat-i Saltanat otobüsüne denk geldim. Gece 12:30'da kalkan otobüste kola yok ve size Türk kahvesi, kâğıt helva, lokum ve gül suyu dağıtıyorlar. Ayrıca servis elemanları ve kaptanlar özel kıyafetler giyiyor. Otobüsün iç döşemesi çok güzel. Ve koltuklarda yastıklar mevcut. O kadar şanslıyım ki yanımdaki kişi o gün gelmedi ve bu güzel keyfi rahat rahat yaşama şansım oldu. Çılgın Osmanlılar kitabı nereden çıktı? Hemen önümde nerede olduklarının farkında olmayan, kendilerini bilmeyen iki tane eleman oturuyordu. Saçma sapan şeylerden konuşup gülüyorlardı. Benim hemen yan sıramda çok güzel bir kız oturuyordu. Bu kuş beyinlilerden çok rahatsız oldu ve çantasından kitabını çıkararak okumaya başladı. Bende bu önümde oturanlara benzememek ve vaktimi değerlendirmek amacı ile servis elemanından otobüsteki kitapları getirmesini istedim.

Yaz okulu parasını nasıl yatırdım

Yaz okulu kayıtları için yine okula gittim. Benim yaz okulunda en çok sıkıldığım konu kayıt günlerinde okula parar yatormak için saatlerce beklediğim kuyruklardır. Gerçi bunu sadece 1 kere yaptım. Bu sene de her zaman olduğu gibi sabahın köründe bankada sıra beklemeye başlayanlar, akşama kadar ancak paralarını yatırdılar. Aşağıda yazacağım sıkıntıları okul yönetimi bilmediğinden dolayı, yaklaşık yarım milyar lira parayı elinde bekleterek rezillik çeken arkadaşlarım her zaman mağdur oluyorlar. 1. Anlaşma Ziraat Bankası ile yapılıyor. Bu yüzden kalite beklemeyin. Size sıra numarası vermiyorlar. Binlerce kilometre uzanan kuyruğa geçip sıranız gelene kadar kuyruktan ayrılmadan beklemelisiniz. 2. 500 YTL'ye kadar varan yaz okulu parasını ödemek için koskoca banka sadece 2 kişiyi görevlendiriyor. Yaz okuluna katılan öğrenci sayısı yaklaşık 8.000. 3. Ne kadar para yatıracağınızı ders seçimi yaptıktan sonra öğrenebildiğinizden dolayı okula 2 kere git gel yapmak zorundasınız ve parayı ön

20 YTL'ye 1 yıl boyunca müzeler ücretsiz

Kültür ve Turizm Bakanlığı çok güzel bir çalışma başlattı. 20 YTL'ye alabildiğiniz Müze Kart sayesinde bir yıl boyunca Turizm Bakanlığı'na bağlıtüm müzelere kartınızı göstererek ücretsiz ve sınırsız giriş yapabiliyorsunuz. Bu karttan ben de almak istiyorum. Turizm Bakanlığı'na bağlı en çok müze İstanbul'da var ve ben bunların çoğuna daha gitmedim. Mesela Topkapı Sarayında Harem kısmına hiç girmedim daha. Çünkü oraya giriş ayrı ücretlendiriliyor ve fiyatı 10 YTL. Genelde kalabalık gittiğimizden içeriye girmeden geri dönüyorduk. Ama bu kartı alarak istediğim kadar giriş yapabilirim. Kartınızı internette de alabiliyorsunuz, müzelerdeki gişelerden de. Sanırım artık müzeler çok pahalı, giremiyoruz, gidemiyoruz problemi kalmaz. Bence kartların tüm müzeleri kapsaması gerekli. Yıllık sabit ücret karşılığında her yere gidebileyim. Kendi insanımız, kendi kültürümüzden habersiz yetişmesin. Müze Kart

Would passion of Turkey fit into this bus?

Resim
Would passion of Turkey fit into this bus? - Türkiye aşkı bu otobüse sığar mı?

Zil çalıp kaçmalar eskidi diye ben bunu yaptım

Televizyondaki reklamlardan da izlediğiniz gibi hâlen yurdumuzun bazı bölgelerinde çocuklar apartmandaki zillere yukarıdan aşağıya doğru basıp kaçıyorlar. Ben de geçenlerde yeni bir şey denedim. Biraz daha eğlenceli. Nasıl bir ev sahibi? Kiralık ev ararken apartmanın 150. katında A4 kağıda yazılmış bir ilan gördüm. Ya Satılık yazıyor ya da Kiralık. Ama evin sahibinin beyninin çevresi Türkiye ortalamasının çok altında olduğundan dolayı pencereye astığı yazının aşağıdan görünemeyeceğini düşünememiş. İnsan yazıyı astıktan sonra bir bakar görünüyor mu diye? Ama kapasite yok. Neyse konu bu değil. Ne yaptım? Yazıyı okuyamayınca çok sinirlendim. Bu komşular için çok kötü bir durum. Çünkü günde 150 kişi ev hakkında bilgi almak istiyor ve direk onların ziline basıyorlar. Ben de hemen apartmanın kapısına gittim ve o dairenin karşısındaki dairenin ziline bastım. Sabahtan beri gelen taleplerle ilgilenmekten yorulan bir kadın ve benim aramda megafondan şu konuşmalar geçti:: -Kadın: Kimsiniz? + Ben

Yıkılmadım ayaktayım tüm milletlerle yan yanayım

Resim
Uluslararası Türkçe Olimpiyatında yarışan yaklaşık 30 kişilik grubun dün geceye özel olan gösterisini izledik. Uzun ve çok güzel bir gösteriydi. Gecede en çok beğendiğim, Mahsun Kırmızıgül’ün taklidini yaparak “Yıkılmadım Ayaktayım” şarksını söyleyen çocuktu. Program bittiğinde seyircilerin çocuklarla fotoğraf çektirmesine izin verdiler. İşte o görüntüler: Nijeryalı çocuğa sarılıp fotoğraf çektirdim. Bizim şirkete yeni eleman olarak almayı düşünüyoruz. Bu Kazakistanlı kız. Fotoğraf çektirebilir miyiz? diye sorunca "Tamam ama ben eve gideceğim, hemen çekerseniz sevinirim" dedi. Otomatik netleme devreye girmediğinden kötü çıktı. Bu arkadaş diğerlerinden büyük. Azerbeycanlı. Sahnede çok güzel olnadılar ama büyük olduklarından fazla ilgi çekmediler. Renkleri farklı olsaydı ilgi çekerlerdi. Bu fotoğraftada sahneden ayrılıp odasına kaçan çocuğun koluna girip, "Kaçmazsın nereye, çek-ti-re-cek-sinnn." dedim. Bana bakıp "abi çok açık gözlüsün sen ya" dedi. Hemen na

TURKCELL - CELLMANN işbirliği

Resim
Turkcell'in sayfalarındaki 12. hatayı da bildirerek bir teşekkür yazısı daha aldım. Keşke bana iPod Touch verseler. Geçenlerde 25 tane verdiler bana çıkmadı.

Tehtid telefonları alıyorum

Resim
Son makalemde çift SIM kart çalıştıran firmalara dokununca işler biraz değişti. Çift SIM kartlı telefon üretmek ve satmak çok kolay olduğundan bu işin içinde bir sürü firma var. Doğru düzgün internet siteleri ve yerleri olmayan bazı firmalara dokununca onlarda artık beni çaldırıp kapatmaya başladı. Makaleye ulaşmak için tıklayınız...

Maç Fenerbahçe'nin hakkıydı, Chelsea kazandı

Resim
Dün gece Fenerbahçe yine inanılmaz bir oyun izlettirdi bize. Erken bir gol yememize rağmen sürekli savaştık ve gol atamasakta çabamızla onları dövdük. 90 dakika boyunca içlerinde hep bir korku vardı. Çok kritik pozisyonlar vardı. Fenerbahçe'yi alkışlıyorum ve bir Türk takımının Chelsea karşısındaki bu mücadelesinden dolayı gurur duyuyorum. Bir Galatasaraylı olarak Fenerbahçe'nin Şampiyonlar Liginden elenmesine çok üzüldüğümü söylemek istiyorum. Seneye inşallah final oynarız.

TurkcellPDA 5. sırada

Resim
TurkcellPDA blogu Mobilbey yönlendirme sıralamasında 5. sıraya yükseldi. TurkcellPDA'da Turkcell'e ait tüm PDA ve BlackBerry modellerini bulabilirsiniz. Bu modellere ait uygulama ve yazılım yükseltme dosyalarıda TurkcellPDA'da mevcut. Aynı zamanda video içeriğe de sahip TurkcellPDA blogunda İşTcell kampanyalarını da bulabilirsiniz. TurkcellPDA Mobilbey

Turkcell'in kapısını hızlı çarpma, geri dönmek zorunda kalabilirsin

Resim
"Turkcell'in kapısını hızlı çarpma, geri dönmek zorunda kalabilirsin." İşte bu büyük sözüne daha önce dikkat etmediğim için çok kötü bir şey yaptım: "İmaj değişikliğinden sonra farklı bir kimliğe bürünen kişiliğim, kontrol edilmesi güç, kendi kendine enerji üreten ve depolayan, hatta bu ürettiği enerjinin büyük bir bölümünü sevdiği insanlarla ücretsiz olarak paylaşarak, onlarında gözlerinin ışıldamasına, kalplerinin aydınlanmasına yardımcı olan ben, kontör almak için Turkcell Abone Merkezi'ne daldım. Geldiğimi hemen farkettiler. Çalışanların yüzüme bakarak "Ne var?" ifadesini çizmeleri aslında bana karşı gösterecekleri müşteri memnuniyetinin bir parçası değildi. Kapıyı fena hızlı kapatmıştım. Hemen merkezin en üst yetkilisinin yanına giderek: "Çok özür dilerim, yanlışlıkla oldu." dedim. Gözlerimin içine baktı, ben bu sırada bir özür daha diledim. Samimiyetimi anlayınca "Tamam o zaman çık ve bir daha gir." dedi. Evet, bu onun bana yap

VATMANN logo çalışması 2. Bölüm

Resim
Daha önce gösterdiğim VATMANN logosunu biraz daha geliştirdim. Logo çalışması yapmak çok zevkli ama çok zaman alıyor. Var olan Logoyu bu hale getirmem 3 saatimi aldı.

18 yıl hapisten kurtuldum

Geçen hafta yağan karda, üç gün boyunca sürekli araba kullandım. Gençliğin verdiği heyecan ve gerçeklerin gözlerimi alan acısıyla, Sezen Aksu’nun “Sende benim kadar gerçekleri görüyorsun.” şarkısını dinliyordum. Yola bakmadan önüme atlayan otobüs şoförüne sinirlenip, gaza yüklendim. İlerideki kırmızı ışığı gördüm ama beynim bana durmam gerektiğini hatırlatmadı. (Ara sıra böyle şeyler yapıyor Analiz sınavlarında da çalıştığım yerleri hatırlayamıyorum.) Şarkının etkisi, sinirlerimin bozulması ve dalgınlığım derken, bir kadının “NE OLUYORRR!” çığlığı ile kendime geldim. Frene yüklenip durduğumda, kırmızı ışıkta durmam gerektiği de bana ulaştı. Karşıdan karşıya geçmekte olan anne kıza az kaldı çarpıyordum. O an yoldaki tüm insanlardan çok büyük tepki aldım. Herkes bana kızıyor bir şeyler söylüyorlardı. O an dış dünya ile ilişkim kesildi ve iç dünyamda bir masada oturmuş, karşımda kendim, aklımızı yitirmiş gibi birbirimize bakıyorduk. Kimseye bir cevap vermedim. Kimseyle göz göze gelmedim.

Bu resimler lazım

Resim

MAKARNA TV Yayında

Resim
Uzun zamandır altyapı çalışmaları süren ve bir çok konuda karışık yayın yapacak olan MAKARNA TV, ismini yayın anlayışından alıyor. Ziyaretçi getirecek, sansasyonele açık, kurumsallığa kapalı bir televizyon. Yayın akışını takip etmek için tıklayınız...

KiloBit ile KiloByte arasındaki fark

Samsung 'un distirübütörü aynı zamanda bu sene için Sony Ericsson ile de anlaşan Telpa firmasının sitesine gerçekten hayran kaldım. Çok güzel bir içerik var. Samsung ile aradığınız her şeyi bulabiliyorsunuz. Sony Ericsson'la anlaşmalarına sevindim. Aynı içerik şimdi daha fazla ürünle birleşecek. Neden sevindim? Mobil Sözlük sayfasında KiloByte (KB) ve KiloBit (Kb)'nin anlamlarını inceledim. Ben hangisinin büyük b ile hangisinin küçük b ile gösterileceğini bilmiyordum. KiloBit için kullanılan Kb kısaltmasında b harfi Bit anlamında, KB için kullanılan büyük b harfi ise Byte anlamında kullanılıyor. Kilo kavramı ise bilişim teknolojisinde kendinden sonraki terimin 1024 katının alınacağını ifade ediyor.

Hastalığım televizyon ekranlarında

Yaklaşık 1 ay önce planlanan ve geçen hafta çekimleri gerçekleştirilen Kanal A televizyonu W programı Mobiletişim tanıtımı, hastalığımın zirveye ulaşarak ekranlara taşmasına dönüştü. Amerikan hastalığı olan Panik Atak illetinin (fena bir hastalık) bende de olması, yayının kamera arkası görüntüleri için çok güzel malzemeler oluşturdu. Kekeleme, gülme, unutma ve titreme gibi bir çok durumu aynı anda yaşadığım bu programda boğazıma, içtiğim çay da takılınca, kamera şakasına dönen halim ekranları başındaki izleyicileri ne tür bir duruma sürükler bilemiyorum.