Kayıtlar

Ben hastayım etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Kafaları değiştirmek

"Kendimi mutlu hissetmek için söylediğim yalanlara inanmama izin veren arkadaşlarım var." Okulun son yılı büyüdüğümün ve artık o eski serseriliğimin kalmadığının az da olsa farkındaydım. Bir zamanlar bana eğlenceli gelen tüm delilikleri yapmak için artık eskisi kadar deli değildim. Bunu ilk anladığım andan çok üzülmüştüm. İnsanlar hep “nerede o eski günler?” diye sorarlar ya, işte o sorunun kaynağı tam orada başlıyor aslında. İnsanın kafası nasılsa yaşadığı günler de ona göre oluyor. Eğer siz o eski kafanızla yaşamaya devam ederseniz “Nerede o eski günler?” sorusunu asla sormazsınız. Bu durum toplumsal bir gerçeği de ortaya koyuyor. “Nerede o eski günler?” sorusunun cevabı zamanın değişmesi değil, kafaların değişmesidir. İnsanlar değiştikçe eski günlerini özlerler.

Sana gitme demeyeceğim ama gitme

Resim
Sana gitme demeyeceğim Ama gitme lavinia Yalanlar istiyorsan yalanlar söyleyeyim İncinirsin yine de sen bilirsin Sana gitme demeyeceğim Ama gitme lavinia Üşüyorsun ceketimi al günün en güzel saatleri bunlar Lavinia yanımda kal Sana gitme demeyeceğim Ama gitme lavinia Adını gizleyeceğim Sende bilme bilme lavinia Yalanlar istiyorsan yalanlar söyleyeyim İncinirsin yine de sen bilirsin Ama Özdemir Asaf (1957)

Doğum günüm yaklaştığında ilk aklıma gelen

Doğum günüm yaklaştığında ilk aklıma gelen 2000 yılında bilgisayar sistemlerinin çökeceği yalanı olur. 10 yıldan beri her doğum günümde bu olay aklıam gelir ve bizi ne kadar saf yerine koyduklarını düşünüp gülerim. O zamanlar ortaokuldaydım... O zamanlar ortaokuldaydım ve bilgisayar sistemiyle çalışan su ve elektrik şebekelerimiz olmadığı için çok mutluydum. Amerika’nın sonunun geldiğini düşünüp sevinmiştim. Ama beklediğim şekilde olmadı. Akşam haberlerde sadece bir kaç yazarkasanın 1900 tarihine ait faturalar kestiğini gördüm. Bunun dışında herşey normaldi. 2000 yılı yazarkasa sektöründe çalışanlar için bir dönüm noktası dır. A’dan Z’ye tüm firmalar o yılda bu sektöre girmiş ve ciddi paralar kazanmışlardır. Şuan minicik fiş kesen küçük yazarkasalar o dönemde çıkmıştır. Gönül isterdi ki Amerika’nın suyu elektriği kesilsin, kurusunlar, pis kalsınlar aç kalıp yok olsunlar :) Bunlar olmadı ama benim beynim bu milenyum sendromundan baya bir etkilendi.

Profilo Bir tek anneler dayanır reklam filmi

Resim
Reklam çok başarılı. İnsanın anne olası geliyor. Oldukça etkilendim.

Hal-ime bak

Eskiden mi günlerimiz güzeldi yoksa o günleri güzelleştiren bizler miydik? İlkokulda öğretmenim soru cümlesinde “mi”lerin ayrı yazılacağını o kadar kafama sokmuş ki, artık bir kelime içerisinde “mi” geçse onu bile ayrı yazıyorum. Örnek: son sene mi seviyorum. Bir zamanlar kanlı savaş sahnelerine tanıklık eden blogumuz artık yeni dönemde milletvekili adayı olamayanlar gibi sessiz ve hüzünlü. Tabi ki bu sessizlik kuzuların değil Halime'nin sessizliğinden kaynaklanıyor. Kendisi yıllarca gıda terörüne yardım, yorgan, yastık ve yataklık etmiş, tüm market, bakkal ve alışveriş merkezlerinde gizli faaliyetlerde bulunmuş. Hindistan koalisyon hükümetinin baskılarına dayanamayarak soluğu Tarım ve Kültür Bakanlığı’nda almıştır. “Sokaklarda rahatça dolaşıp, bakkaldan manavdan veresiye alışveriş yapmak istiyorum.” diyerek dumansız hava sahalarına veda eden Halime’yi artık canlı yayın yapan sunucuların arkasında ilginç hareketler yapıp, bir eliyle el sallayarak, diğer eliyle de sevdikl

Sanma unutulur kalp ağrısı zamanla

Resim
Sanma unutulur, kalp ağrısı zamanla, Herşeyi unutarak, yaşanır sanma. Neydi bir arada, tutan şey ikimizi Birleştiren neydi ellerimizi Bırak bana anlatma imkansız sevgimizi Sevmek bir çok şeyi göze almaktı. Aşk hastalığının belirtileri de tedavisi de diğer hastalıklardan ayrıdır. Zamanında bütün insanlığı tehtit eden, dermansız denilen çoğu hastalığın tedavisi bulunmuştur. Sonra yeni hastalıklar türemiştir. Onlarında çaresi bulunmuştur. Şimdi de tedavisi olmayan hastalıklar var. Ve bunlara da gelecek yıllarda bir çare bulunacak. Aşkın nasıl başladığını açıklayamadıkça ona bir tedavi yöntemi bulamayacağız. Genç bir kalbe, gördükleri karşısında tıkanan damarları için by-pass yapamazsınız. Bazen insan bu durumu anlatmaktan çok, sessizce içinde yaşamak ister. Çünkü zaten içinde volkanlar patlamaktadır, dengesi bozulmuştur ve sürekli sallanmaktadır. Karanlık ve sessiz bir yer arar. Başını yastığının altına gizleyip uzanmak ister. Artık dünyanın en mantıklı profösörlerini de ge

En cüzel çay

Resim
Kütahya'ya aylar sonra tekrar gidip, eski arkadaşlarımın beni bıraktıkları yerde beklediğini görmek beni o güzel günlere tekrar götürdü. Benim için gece ve gündüz kavramı yoktu. Canım ne istediyse onlarla birlikte yaptım. Çok güldüm ve karşılığında çok da ağladım. Bize 3 çay getirin Servisten indiğimde hep birlikte bir kafeye girdik. Saat gece 3 gibiydi. Herkesin anlatacağı şeyler vardı ama haberler bende olduğu için hep ben konuşuyordum. Kendime bir dürüm ve temel ihtiyaç maddem olan çay istedim. Servis elemanı çayı yeni demlediğini ve 5 dakika beklememi söyledi. Genelde çayların bu gibi yerlerde kötü yapıldığını biliriz. Burada da aynı şeyle karşılaşacağımı sandığım için yeni çay yapılması beni heyecanlandırmadı. Bize 3 çay daha getiriniz Büyük bardakta 3 bardak çay geldi.Dürümlerle birlikte bu çayı içtik. Fakat çayda inanılmaz bir güzellik vardı. Servis elemanından üç tane daha çay getirmesini istedim. Gülen bir yüzle tabi efendim dedi ve hemen 3 tane büyük çay daha geti

Bir sarhoş, bir selman ve bir hayat kadını

Saat gecenin ikisi üçü. Kimsenin olmadığı sokaklarda, şehir sanki bana kalmış gibi dolaşıyordum. Kaldırımın kenarından yürüyüp, mesajlarımı kontrol ederken aniden karşıma bir adam çıktı ve “ Kontörün var mı? ” diye sordu. Hiç düşünemeden, bir anda ağzımdan “ Var. ” kelimesi çıktı ve bu hikayenin devam etmesi için kapıyı araladı. Karşımdaki adam bizim evin yakınındaki kapalı otoparkın sahibiydi. Biraz yorgun ve sabırsız görünüyordu. Bana: “ Bi arkadaşımı arıyorum fakat kendisine ulaşamıyorum. Aradığımda açmamasını söylemiştim. Senin hattından arayabilir miyiz? ” dedi. Karşı tarafın açmamasının sebebini de hemen ekledi. Arama yaptığımızda, her aramada “dııııt” sesi yerine farklı bir şarkı çalıyor. Adam da arkadaşını arayıp bu şarkıları dinliyor. Telefonu açmamasını söylemiş, çünkü sabaha kadar onu arayıp sürekli şarkı dinleyecek. Önünde radyosu ve bilgisayarı olduğu halde. Aslında sadece bu bahaneden dolayı şüphelenmem gerekirdi ama o an bunu anlayamadım. Karşıdaki telefon, iki k

iPohone 4 sim card kesici geldi

Resim
iPOHONE SİM CARD KESİCİ GELDİ!

Nokia Fiskeleme Teknolojisi

Resim
Nokia yeni modelleri ile birlikte, yeni teknolojilerini de kullanıcıların hizmetine sunuyor. Finlandiyalı Bilim adamlarının " Çimdikleme teknolojisi " sonrasında yaptıkları uzun çalışmalar sonrasında, "Nokia Fiskeleme" teknolojisi de insanlığın hizmetine sunuldu. Fiske dediğimizde benim aklımda "Ya dövmedim sadece bir fiske vurdum." cümlesi geliyor. Fiskenin anlamı da zaten, orta parmak ile baş parmağı birleştirip gerdirerek vurma anlamında. ama bunu telefona nasıl uygulayacağız bilmiyorum.

Turkcell NARinna na na kampanyası

Resim
Turkcell'in en sevdiği meyve NAR. Şu an devam eden 6 tane NAR kampanyası var. NAR ile ilgili o kadar çok kampanya yapıldı ki, artık NAR'ın başına sonuna koyacak bir isim kalmadı: .

Orjinal iPet LCD :)

Resim

Turkcell'den beni memnun eden biletler

Resim
12 Mart 2010 tarihinde Gnctrkcll Sinema kampanyasından yararlanamadığım için Turkcell'e gönderdiğim şikayet 150 gün sonra bana iki adet sinema bileti göndermeleri ile son buldu. Ayrıca şifre almak için göndermiş olduğun kısa mesajın ücretini de geri ödediler :) "Arıza sistemden kaynaklanmıştır." açıklaması için 150 gün geçmesini bekledik. Bu süre içerisinde Sanayi ve Ticaret Bakanlığına ve Bilgi Teknolojileri Kurumunua da dilekçe ile bilgi gönderdim. Tüm bu işlemlerin sonunda iki adet sinema bileti ve geri iade edilen 50 Kuruş kazandım. Konunun özeti: 12 Mart 2010 tarihinde Gnçtrkcll Sinema Kampanyasından yararlanmak için Gnctrkcll şifremi POS cihazına girmiştim. Fakat cihazdan çıkan kağıtta, "Bu kampanyaya sadece Gnctrkcll üyeleri katılabilir." uyarısı bulunuyordu. Bunun üzerine yaptığım şikayette, onlarca telefon görüşmesi, e-postalar geldi gitti. 150 gün sonra Turkcell'den arayan yetkili arızanın sistemden kaynaklandığını söyledi ve adresime iki bi

Lüks restoran menüsü farklı oluyor

Resim
Garson masaya bu kağıtları getirdiğinde ne yapmak istediğini anlamadım. Bu yüzden o gidene kadar gülmemek için kendimi tutmama da gerek kalmadı. Mönünün bu şekilde olmasının tek bir açıklaması olabilir, balığı dolar ile satın alıyorlar.

Bu arabayı öptüler

Resim
Elektrikli arabaların motor kısmında nasıl bir mekanizma vardı, bunu çok merak ediyordum. Fuarda bu merağımı fazlası ile giderdim. Mini standında hem yeni modellere bakıp hem de elektrikli miniyi inceledim. Kapalı bir kutu var, üzerinde de dokunmayınız yazıyor. Mini Cooper Countryman modeli: Mini standanda Countryman modelini de inceledim. Arka koltukta oturuken önce bir çığlık ardından da öpüşme sesleri duydum. Arabanın içine atlayan iki kızdan biri direksiyona sarılıp öperken, diğeri de torpido gözünü ve kapı kollarını yalıyordu. Yaklaşık 1 dakika süren bu durum sonrasında kızlardan biri " Biz bu arabayı istiyoruz. " dedi. Bu sırada arabanın içinde kızlar, ben ve satış temsilcisi vardı. Satış temsilcisi kızların bu sözleri karşısında sessiz kalınca kendimi tutamadım. - "Arabanın para ile satın aldığınızdan haberiniz vardır umarım." dedim. Küçük bir duraksamadan sonra satış temsilcisi: - "Peki efendim, ne zaman almak istiyorsunuz?" dedi. Kızd

Nokia E7 "çimdikleme" teknolojisi

Resim
Nokia'nın yeni modeli E7 yakında ülkemizde satışa sunulacaktır. Nokia Türkiye sayfasında, telefonun görüntü özelliklerinde " çimdikleme " teknolojisinden bahsedilmiş. Çimdikleme teknolojisi, Türkler tarafından yüzyıllardır kullanılan bir teknolojidir. Anadolu'da yaramazlık yapan çocuklara ahlak kazandırmada kullanılan bu teknoloji, Apple'ın patentini alması ile birlikte elektronik ürünlerde de kullanılmaya başlanmıştır. Genelde kol ve bacak kısımlarına anneler tarafından uygulanan bu teknolojinin bir çok yaramaz çocuğu kısa süreli de olsa sakinleştirdiği görülmektedir. Telefonda nasıl bir etki bıraktığını yakında göreceğiz.

Bu hastalık 5 binde bir görülür

Resim
2010 Altın Örümcek Final töreni için Turkcell Kuruçeşme Arena’daydık. Tabi Media olarak sitelerimizden biri ölüm grubundan çıkmış, sahasında yenilgi görmeden finale kalmıştı. Dinlendiren müzik Ara sıra çok güzel hâkâretler bunlar sahneye çıkıp bel altında oba gösteriyor ve ödül törenine devam ediliyordu. Aslında heyecanla Nil Karaibrahimgil ’in sahneye çıkmasını bekliyordum. Çünkü yüksek sesle müzik dinlemek ve o sesi beynimin balta girmemiş hücrelerinde hissetmek beni dinlendiriyordu. MHP’nin 40. yılı ise Sabah’ın 50. yılıdır dedim Gecenin başında, basın sponsorlarından Sabah gazetesinin kaçıncı yaş gününü kutlayıp kaç mum üflediğini bilene, Apple iPad hediye edeceği söylendi. Bunun üzerine kopya çekerek cevaplar gönderdik. Ben MHP’nin 40. yılı ise Sabah’ın da 50. yılıdır dedim. Tören bitip, gerekli yerlerden torpil, kız kaçıran ve füzesi olmadığı için ilk 3’e bile alınmayan sitemizin haksız kaybı sonrasında, sayın genel müdürümüz federasyona tepki olarak eşiyle birlikte trü

İnsan Hakları Mahkemesine götüren çekiliş

Resim
Her katılım mesajının 2.4 TL olduğu ve kampanya süresince 90 milyondan fazla mesaj gönderilen Şans Cepte 5666 çekilişinde 1 kişi daire, 9 kişi BMW 1.16i kazandı. Ayrıca 70 kişi de 1.500 TL değerinde bonus kazandı. Şimdi bu kampanya sonunda firmanın net kazancını tahmin edelim: Toplam gönderilen mesaj sayısı: 90.476.300 Bu mesajların faturası: 217.143.120 TL Operatöre ödenen servis ücreti çıkarıldığında, Bu mesajların firmaya kazandırdığı net gelir: 180.940.000 TL Verilen hediyelerin maliyeti: Kurtköydeki ev: 200.000 TL 9 adet BMW 1.16i: 57.663 TL x 9 adet = 518.976 TL 1.500 TL bonus x 70 kişi = 105.000 TL Toplam hediye maliyeti: 823.976 TL Firmaya kalan: 180.116.024 TL (Yaklaşık) Kazanma ihtimaliniz küvette boğularak ölme ihtimalinizden düşük Katılım mesajının bu kadar yüksek maliyetli olduğu çekilişe, insanların bu kadar yüksek ilgi göstermesi çok garip. Açıkçası bu kadar katılımın olduğuna pek inanmıyorum. Çünkü bu kampanyada 1 mesaj gönderen kişinin kazanma ihtimali

Rekor iftar sofrası şaşırttı

Resim
İsmini vermek istemeyen hayırsever bir işadamı, 877 km uzunluğundaki Türkiye-Suriye sınırına iftar sofrası kurdurarak yeni bir rekorlara imza attı. Amacının gösteriş değil tamamen insanlık olduğunu belirten hayırsever işadamı “Aslında tüm Türkiye sınırını iftar sofrasıyla çevirecektim. Fakat masa ve sandalye bulmakta zorluk çektik. Şimdilik sadece Suriye sınırı. İnşallah önümüzdeki sene Irak ve İran sınırına da yönelmek istiyoruz.” dedi. Uzaydan görülüyor İftar sofrasının uzaydan da görüntülenebildiğini iddia eden işadamının, 4x4 jipi ile sofraları gezerek konuklarla bol bol fotoğraf çektirdiği ve Facebook’ta “2010 Ramazan xD” adlı bir albüm açtığı belirlendi. İftara katılan vatandaşların, yedikleri ızgara tavukların kemiklerini Suriye tarafına atmaları hoş olmayan görüntülere neden oldu. Sınırda olay çıktı Bu arada Suriye tarafından yemek kokusunu alan binlerce kişi, Cizre sınır kapısından geçmek istedi. İzinsiz gösteri yapan ve Türkiye tarafına yabancı maddeler gönderen eylemci

Havalimanında kaçak telefon ele geçirildi

Resim
Atatürk Havalimanında gerçekleştirilen denetimlerde yurda kaçak yolla sokulmaya çalışılan çok sayıda cep telefonu ve aksesuarı ile birlikte MP3 player yakalandı. Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Orginize Sanayi Bölgesi Amirliği ekipleri Türk Hava Yolları (THY) ile dün saat 04:30’da İngiltere’den İstanbul’a gelen İ.B (29) ve M.C.T (30) adlı iki yolcuyu şüpheli tavırları üzerine durdurdu. Vallahi Türkiye’den aldım Yolcu valizlerinde yapılan aramada, yurda kaçak yolla sokulmak istenen piyasa değeri 50.000 TL olan 12 adet Apple iPhone 4, 8 adet iPad, video kamera, flaş bellek ve 150 adet MP3 player yakalandı. Çapraz sorguya alınan şüphelilerden İ.B (29)ilk ifadesinde suçunu kabul etti. Cebinden çıkardığı Nokia 1201 modelini göstererek “ abi vallahi bunu Türkiye’den almıştım. Hattımı verin bari, içinde kontürlerim var. ” dedi. Yerimiz yurdumuz belli “Ne yapacaktınız bu kadar cihazı?“ sorusu üzerine gazetecilere saldıran diğer şüpheli M.C.T (30) ise “ 3-5 parça bir şey getirdik, bu kada